ÖZET
Hayatı Kısaca
1210 yılında İran’ın Şiraz kentinde doğmuştur. Babasının ölümü dolayısıyla, dedesi ve amcası tarafından yetiştirilmiştir. Bağdat’a giderek Nizamiye Medresesi’nde öğrenimini tamamlamıştır. İslam âlimlerinden ve büyük velilerden olan Şirazi, Abdülkadir hazretlerinin halifesinin öğrencisidir. Onun derslerini alarak kemale ermiştir ve ilim öğrenmiştir. Ömrünü ilim öğrenmeye ve talebe yetiştirmeye vermiştir. Moğol ve Haçlılara yapılan savaşlara katılmıştır ve cihad etmiştir. Bu dönemde bir süre Haçlılara esir düşmüştür. Şirazi, On dört defa hac görevini yerine getirmiştir. Şiirlerinde Sadi mahlası yer almaktadır. Otuz yıl boyunca Hindistan ve Kuzey Afrika’yı dolaştıktan sonra, 1256 yılında memleketi Şiraz’a dönüş yapmıştır. Şiirlerini Şiraz’da yazmaya başlamıştır. 1292 yılında hayata gözlerini yummuştur. Günümüzde kabri, Sadi Türbesi adı altında, Şiraz’ın başlıca turistik yerlerinden biridir. İran takvimine göre 1 Ordibeheşt yani 21 Nisan Sadi Günü olarak anılır.
Eserleri
Gülistan, Bostan, Takrir-i Dibance, Akl u Aşk, Nasihat-ül Müluk, Havatin
UZUN
Sadi Şirazi Hayatı Uzun
Küçük yaşta yetim kalan Sadi’nin asıl adı Müslihüddin Şeyh Sadi’dir. 1210 yılında İran’ın Şiraz kentinde dünyaya gelmiştir. Ömrü ilim öğretmekle, talebe yetiştirmekte ve insanlara doğruyu güzeli öğretmekle geçmiştir.
İlköğrenimini Şiraz’da tamamlamıştır. Moğol istilası döneminde, bu durumdan etkilenerek Bağdat’a gitmiştir. Burada Nizamiye Medresesi’nde öğrenimine devam ederek, tamamlamıştır. Eğitimini bitirdikten sonra, İslam ülkelerini gezmeye başlamıştır. Gezdiği ülkeler arasında Anadolu, Mısır, Suriye, Delhi, Azerbaycan ve Belh bulunmaktadır. Ülkeleri gezerken, başta Şihabettin Sühaverdi olamk üzere, birçok İslam âlimiyle görüşmüştür.
1257 yılında tekrar Şiraz’a dönmüştür ve bu sırada devlet başkanları Ebu Bekr’in Moğollarla barış ilan etmiştir. Bu sayede memleketi rahata kavuşmuştur. Hükümdar tarafından iyi tepkiler alan Sadi, Bostan adlı eserini bu hükümdara yazmıştır. Bir yıl sonrasında aynı şekilde, kendisine büyük saygı gösteren veliaht İkinci Sa’d adına da Gülistan adlı eserini yazmıştır. Bu eserleri sayesinde kısa sürede üne kavuşmuştur. Hatta şöhreti kendi memleketini aşmıştır. Birkaç sene sonra başta olan Ebu Bekr bin Sa’d bin Zengi ve oğlu İkinci Sa’d’ın ölmüştür. Bunun üzerine küçük yaşta olan İkinci Sa’d’ın oğlu olan Muhammed geçmiştir. Bu hükümdarla birlikte Salgurlu hanedanı çökmüştür. 1264’te Moğol hâkimiyeti altına girmişlerdir. Bu karışıklıklar zamanında ise Sadi tekrar Şiraz’dan ayrılmıştır. Mekke’ye giden Şirazi on dört defa hac yapmıştır. Ömrünün son yıllarında ise mezarının yanındaki dergâhta ilim öğretmiştir ve 1292yılında vefat etmiştir. Mezarı Şiraz’ın kuzeydoğusunda, kendi adıyla anılan hangahının bulunduğu yerdedir.
Edebi Kişiliği
Şairin manzum ve nesir olan eserleri, ölümünden sonra bir araya getirilmiştir. İlki kaside ve gazellerin ilk harfine göre, ikincisi ise son harfine göre sıralanmış iki tertip bulunmaktadır. Eserlerinde, hükümdarların hal ve hareketleri, derviş ahlakı, kanaatin faydası, sevgi ve gençlik, takatsizlik ve ihtiyarlık, terbiyenin önemi, hikâyeler olmak üzere bölüm bölüm konuları ele almıştır.